Baden Baden’de Yaz
- Stok Durumu: Stokta var
- Ürün Kodu:: 2466-9789750811944
- YAZAR ADI: 2466-978-975-08-1194-4
"Baden Baden’de Yaz"
Bu sıra dışı roman, adsız ama açıkça Tsıpkin’in kendisinden başkası olmayan Yahudi anlatıcısının Moskova’dan Leningrad’a 1970’lerdeki tren yolculuğu ile başlar. Orada hayranı olduğu Dostoyevski’nin son günlerini geçirdiği evi ziyaret etmeyi planlamıştır. Trende Dostoyevski’nin ikinci eşi Anna Grigoriyevna’nın günlüğünü okumaya koyulur. Yolculuk sırasında Tsıpkin’in düşüncesi iki paralel alanda ilerler. Ortaya çıkan iki katmanlı bir anlatıdır. Birincisi güçlü bir yaratıcı düş: 1867’de Dostoyevski ve Anna’nın yurt dışında geçirdikleri baharı ve yazı, özellikle Baden Baden’deki fırtınalı günlerini ve daha sonra Dostoyevski’nin Petersburg’daki ölümünü tahayyül. Diğeri Yahudi anlatıcı- yazarın kendi hikâyesi: 1934-37 Büyük Terör’ünden !970’lere Sovyet gerçekliğiyle ve güçlü bir yaratıcı olduğu kadar bağnaz bir Yahudi düşmanı olan Dostoyevski’ye duyduğu hayranlıkla yüzleşmesi.
Kitap | |
Sayfa Sayısı | 160 |
Kitap Özellikleri | |
Basım Tarihi | 01.2007 |
Boyut | 13.5 x 21 cm |
Tadımlık | <p>Ondan af dilemeye geldiği ve yüzmeye başladıkları geceleyin Fedya, onu bir tarafa sürükleyen karşı akıntıya yine kapıldı ve boğulacağını hissetti. Anna Grigoriyevna kâh ileri doğru yüzerek, ona bakarak, onu kendisini izlemeye davet ederek, kâh ona çok yakın yüzerek, gözlerinin içine bakarak, ona ellerini uzatarak, neredeyse onu tutarak, kâh yemyeşil suların diplerine dalıp, ortadan kayboluşuyla onu korkutmaya kalkışarak yardım etmeye çalışıyordu,<br /> -ama akıntı insafsızca ve müthiş bir hızla onu sürükleyip götürüyordu, - mücadeleyi hemen hemen bırakmıştı, - su daha da hızla üzerine kapanıyordu, dalgalanan yeşil su kütlesi içinden patlak, renksiz gözleriyle yayvan bir yüz belirmişti - bu yüz şişmiş, davul gibi olmuştu, şişirilmiş hava balonu gibi, kıpkırmızı, vaşak bakışlı çok tanıdık bir yüze dönüşerek, bir gün önce dağın eteğinde durarak, kahkaha atarak, kudurarak onu gösteren onlarca, yüzlerce el şimdi ona uzanmıştı, dev bir akrebin kolları gibi, - son, umutsuz bir çabaya girdi, ne ki bedeni iradesizce gevşedi, hızla ve kaçınılmaz biçimde dibe indi.</p> |