Göl Saatleri, Ahmet Hâşim şiirinin açık denizi gibi... Şair, ilk yayımlanış tarihlerinden bu yana neredeyse yüz yıl geçen şiirleriyle hâlâ ayakta ve bizi “gerçek şiir”in uzak ve gizemli sularına buyur ediyor. Hâşim’in ilk şiir kitabı olan Göl Saatleri de basıma hazırlanırken, öteki kitaplarda olduğu gibi metin ve notlar dışında, tanıtıcı ve çözümleyici “sunuş” yazısı, “küçük sözlük” de eklendi.

Özellikler

Kitap
Sayfa Sayısı	88
Kitap Özellikleri
Basım Tarihi	05.2005
Boyut	13.5 x 21 cm
Tadımlık	<p>ZULMET</p> <p>Ey sen<br /> Ki şimdi şüpheli bir şekl-i pür-hayâl oldun<br /> Bu semâ-yı mesânın altında!<br /> Gecenin mevti ufku bağlamadan<br /> Susmadan her teneffüs-i zinde,<br /> Ey sen<br /> Ki sönmemiş zer-i zülfünde son ziyâ-yı nehâr,<br /> Bu genç elinle bu yorgun cebîn-i lâlimi sar,<br /> Ve sonra git. Bana bî-va’d olan bu yollar hep<br /> Adımlarınçün açılmış pür-incilâ vü zeheb…</p> <p>Bırak leyâle bu cism-i garîb ü merdûdu,<br /> Dizim eğildi; soğuk bir deniz gibi zulmet<br /> Ağır ağır boğuyor bende ömr-i bî-sûdu.</p> <p>Diken ve taşları üstünde bir çetin13 râhın<br /> Dağıldı nesc-i harîr-i ümîd-i mahrûmum<br /> Ve mutlaka gelecek, gölgelerle şimdi ölüm…</p> <p>Lâkin sen<br /> Ki gözlerinde güler nûru bir gümüş14 mâhın<br /> Eğilme, git<br /> Ve eyle gölgede pây-ı şebâbını tesbît…</p> <p>Beni bir tûde eyleyen zulmet<br /> Sana hüsn-i hayâli nakşedecek:<br /> Oldu çeşmin nücûm ile mâlî,<br /> Onların işti’âl-i seyyâli15<br /> Seni gûyâ karanlık üstünde<br /> Etti bir heykel-i ziyâ gibi hak.</p> <p>Sen git<br /> Ve eyle da’vet-i iklîm-i rûhuna rağbet.<br /> Bu yol, bu yol, bu derin yol ki dâimâ mümted<br /> Bu yol uzun ve benim dizlerim eğildi; gözüm<br /> Kapandı. Da’vet-i yeldâla16 titriyor rûhum;<br /> Bırak ve git, beni mevt-i leyâle tevdî et.</p> <p>Büyük, derin ve soğuk bir deniz gibi zulmet<br /> Etti eşkâl-i arzı bî-hareket,<br /> Ve döktü rûhuma rü’yâya benzeyen bir mevt<br /> Büyük, derin ve soğuk bir deniz gibi zulmet:</p> <p>Lâkin sen<br /> Dudakların yine pür-hande, gözlerin pür-zer<br /> Saçın nücûm ile meşbû’ u müştail yine ter<br /> Bırakma rûhunu düşsün bu öldüren hisse,<br /> Ve git<br /> Ve eyle gölgede pây-ı ümîdini tesbît…</p> <p>O belde-i zer ü hülyâda17 bekleyen gözler<br /> “Nerde?” derlerse,<br /> “Ne oldu, nerde o?” derlerse, âh o gözler eğer,<br /> Miyâh-ı sâyede mevt-i fecî’imi18 anlat.19</p>
Tekrar Baskı	10. Baskı / 01.2023