Taner Baybars, Kıbrıs’tan (sadece Türk kökenliler değil, Elen, Maronit, Levanten kökenli bütün Kıbrıslılar arasından) çıkmış en dikkat çekici şairlerden biri. “Yabancı” bir iklimden beslenen, sıra dışı imge kullanımlarıyla, temalarının çeşitliliğiyle Taner Baybars’ın şiiri dillerarası bir yaylım ateş. Tilki ile Çobanaldatan, günün nabzını tutan, an ve düşgücüyle yoğrulan, kendini şiire bırakan, coğrafyayı, fiziği, edebiyatı, yaşamı yolculuğuna alan bir şairin alacakaranlık yürüyüşü.

Özellikler

Kitap
Sayfa Sayısı	259
Kitap Özellikleri
Basım Tarihi	04.2007
Boyut	13.5 x 21 cm
Tadımlık	<p>SERÇEPARMAK</p> <p>Serçeparmağım<br /> Hatıralarımın çoğu sende,<br /> Günahsız başını ısırarak eziyorum<br /> Düşüncelerimi.<br /> Ve inanıyorum yavaş yavaş<br /> Adaletsizliğine Allah’ın<br /> Senin günahın ne serçe parmağım,<br /> Öteki parmaklardan<br /> Neden küçüksün?</p> <p>Büyüsün, büyüsün,<br /> Serçeparmağımda her şeyim...<br /> Ben doğmazdan evvel,<br /> Sen serçe parmak olmazdan evvel,<br /> Neredeydik?</p> <p>TEMPORA MUTANTUR NOS ET MUTAMUR IN ILLIS</p> <p>CİGARA KUTUSU</p> <p>Biz zamanın elinde cigaralar<br /> Bir cigara kutusu dünya<br /> Zaman içer bizi yavaş yavaş<br /> Ve dumanlarımız savrulur havaya.</p> <p> </p> <p>ÇAMAŞIR İPİ</p> <p>–Mapolar’a–</p> <p>Nedir yaptığın çamaşırcı kadın<br /> Neden gözlerin buğulu<br /> Karmakarışık yine teknen<br /> İpin baştanbaşa dolu<br /> Ve öyle temiz ki yıkadıkların...<br /> Yoksa matemli misin<br /> Neden ağlıyor çamaşırların.</p> <p>Beni de al teknene çamaşırcı kadın<br /> Bırak gözyaşı dökeyim ben de<br /> Ve çamaşır ipinin üstünde<br /> Bırak insanlara güleyim...</p> <p>Ve sen,<br /> “Alişimin Gözleri Kara”<br /> Türküsünü mırıldanarak<br /> Odun dumanından ağla<br /> Gam ile değil, tasayla değil.</p> <p>./..<br /> Bu sonsuz bir ip çamaşırcı kadın<br /> Hepimizi sen yıkamışsın<br /> Akıtarak yavaş yavaş<br /> Damla damla suyumuzu<br /> Gün kısa, gece uzun<br /> Çamaşırlar ipin üstünde<br /> Farkında değiliz insan olduğumuzun.</p> <p>Beni çıkar teknenden çamaşırcı kadın<br /> Bırak iptekilere güleyim<br /> Elini öpeyim çamaşırcı kadın<br /> Elini öpeyim.<br /> VERESİYE</p> <p>Bir can aldım veresiye<br /> Ne olur bütün borçlarım gibi,<br /> Bir unutulsa bu da.</p> <p> </p> <p>IN VINO VERITAS</p> <p>MEYHANEDEN ŞİİRLER</p> <p>I</p> <p>Sevinsin artık karanlık<br /> Birkaç kuruşa sarhoşum<br /> Merak etme bu kadar,<br /> Senin için değil böyle oluşum.</p> <p>II</p> <p>Bir kadeh şarapta bütün uzaklık<br /> Anladım büyüklüğünü mesafenin<br /> Seni unutmak, unutmak artık<br /> Ve saçların gibi bir perdeyi<br /> Çekmek üstüne gözlerimin.</p> <p>III</p> <p>Bir kere olabilir her şey<br /> Bir kere sevebilirim<br /> Ve bir kere unutabilirim seni<br /> Sonra,<br /> Bir kere ölebilir ancak<br /> Selim’in aşkından Züleyha.<br /> IV</p> <p>Meyhane güzel<br /> Kış gecelerinin<br /> En güzel hatıralarını doldurduğum<br /> Kemikleşen parmaklarımın arasında<br /> Kadeh bile çatlayacak sevincinden<br /> Ve altın bir yara gibi damarlarımda<br /> Senin dokunduğun yerler kalacak.</p> <p>V</p> <p>Belki bir sabah<br /> Sokaklarda sarhoş bulunacağım<br /> Ekim günlerinin birinde<br /> Fakat sen bulunmayacaksın<br /> Vücudumun hiçbir yerinde<br /> Hayat güzelmiş diyeceğim<br /> Doğan güneşe karşı doğrulup<br /> Bir kaplan gibi söküp kalbimi<br /> Ve seni baştan başa unutup<br /> Bekleyeceğim başka günlerin gelişini.</p> <p>VI</p> <p>Saat 8<br /> Meyhaneden son mektubum<br /> Rum delikanlılar sirto oynuyor<br /> Şarap kadehte kimsesiz<br /> Meyhanecinin kızı güzel<br /> Ben seni unutmuşum.</p>