Gülay Sarıçoban’ın hazırladığı Samet Ağaoğlu - Yassıada, Kayseri ve Toptaşı Cezaevi Günlükleri kitabı siyasi tarihimizin son derece önemli bir dönemine olduğu kadar, bu dönem içinde başbakan yardımcılığı, bakanlık, milletvekilliği yapmış bir kişinin, dört yıl boyunca, beş ayrı cezaevinde, kendisinin ve arkadaşlarının verdiği yaşam mücadelesini, sıkıntılarını, acılarını, cezaevi koşullarını gözler önüne sererek bir bakıma da sosyal tarihimize ışık tutmaktadır.
Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan Yassıada, Kayseri ve Toptaşı Cezaevi Günlükleri kitabını yayına hazırlayan Gülay Sarıçoban, Samet Ağaoğlu’na ait olan günlüklerle ilgili “Samet Ağaoğlu’nun günlükleri bir bloknota yazılı, toplam 13 defterden oluşmaktadır. Bu defterlerdeki günlükler 15 Kasım 1960 tarihinde başlamakta ve 30 Haziran 1964’te sona ermektedir. Bunların dışında Ağaoğlu’nun Yassıada’dayken tuttuğu günlüklerin bir kısmına el konulmuş ve talep etmesine rağmen iadesi mümkün olmamıştır” diyor.

Özellikler

Kitap
Sayfa Sayısı	376
Kitap Özellikleri
Basım Tarihi	01.2013
Boyut	16.5 x 24 cm
Tadımlık	<p>5. Defter</p> <p>15.11.1960 Salı<br /> Pazar günü arama yaptılar. Defterlerimi aldılar. Vermezlerse yazık. Milli Birlik Komitesi’nde esaslı tasfiye var. Cemal Paşa’nın [Gürsel] bu hareketi yerinde. Şimdi memleketin hayrı muvaffak olmasındadır.</p> <p>16.11.1960 Çarşamba<br /> Dün Nedim’i [Ökmen] çağırdılar. Korumasının benim tarafımdan himaye edildiği hakkında şahit olarak! Zirai donatımı kurmak istediği fikri hakkında.<br /> Evvelki gün Süreyya [Ağaoğlu] gelmişti. Ali Baran ölmüş. Soruşturmaya çağırmışlar, ertesi günü! Allah rahmet eylesin. Aramada Kromit hakkındaki yazımı da aldılar, daha vermediler. Vermezlerse o şekilde yeniden hazırlamak zor olacak. Neriman’dan [Ağaoğlu] mektup yok. 40 gündür. Acaba neden?<br /> Dün gece rüyamda merhum Abdurrahman’ı [Ağaoğlu] gördüm. Ölümünden beri ilk defa neşeli idi. Beraber yemek yiyorduk. Elimizde küçük radyo vardı. Bir istasyon arıyordum Abdurrahman aldı. İyi bir şarkı bulalım dedi ve düğmeyi çevirdi gelen sesler arasında uyandım. Ve Nedim’i soruşturmaya çağırdılar.<br /> Milli Savunma ile Maarif Vekilleri mahkûm oldular. Bu söz Âtıf’ı [Benderlioğlu] şiddetle kızdırdı ve üzdü. “Sen bunu temenni ediyorsun” diye çıkıştı durdu. Hâlbuki şaka olduğu ne kadar belli idi o sözün!<br /> Tasfiye dediler. MBK azalarını dış vazifelere tayin ettiler. Cemal Paşa’nın hareketlerinde büyük bir soğukkanlılık ve akıllılık görülüyor. Şiddeti yerinde ve miktarınca kullanabiliyor!</p> <p>19.11.1960 Cumartesi<br /> Dün aldıkları müdafaalara ait notlarımı verdiler. İnşallah defterleri de verirler. Neriman’dan yine mektup yok. Hastalık filan olmasın da! Gazeteler yüce divanın yalnız ana işlere bakacağını, diğerlerinin nizam mahkemelerine bırakılacağını yazıyorlar! Yine gazetelere göre Kurucu Meclis önümüzdeki ayın 15’inde toplanacak. Normale doğru gidiş ne kadar hızlansa o kadar iyi! Bizi ancak nizam kurtarır.18</p>
Tekrar Baskı	3. Baskı / 05.2023